Minik, minicik kuşum bir yaşını daha doldurdu bugün. Hızla büyümek istediği yaşların en basında… (Bilmiyor yıllar sonra da tam tersine heves edeceğini) Sadece bugün üç pasta kesti, dünküyle dört oldu, keyfine diyecek yok…
Baba ise tüm misafirleri yolcu ettikten sonra taze bir çay demleyip geleneksel (!) yaşgünü mektubunu yazmaya soyundu. dün gece de sabahın ilk saatlerinde denemişti aynı şeyi ama sonuc başarılı degildi. şimdi Z. yan odada uyurken daha kolay olur belki de…
Bazen durup da baktığımda (özellikle de bu aralar) son yıllarda bir arpa boyu yol gitmemişim hissi uyanıyor. Bu histen en hizli şekilde uzaklaştığım an ise bir metreyi gecen boyuyla arpa gibi sapsarı saçları ve ışıldayan, soru soran gözleriyle Z.yi hatırladığım anlar oluyor…
* * *
Kuşum… Bir koca yılı daha arkanda bıraktın… Fark etmesen de şimdiye kadarki en zor yıldı bu belki de… Kocccaman bir kız hatta bir abla oldun bu yıl… Ne kadar büyüdüğünü kanıtladın bize birkaç kez… Bir gün, birdenbire anneyle babanın artık aynı evde yaşamayacaklarını öğrendiğinde de sonrasında da kocamandın… O kadar çabuk anladın ve kabul ettin ki her şeyi… Şaşkınlık oldu sonu… Hiç çaktırmadan idare ettin durumu… Anne ve babanın tüm bencilliklerinin hem kurbanı hem de ürünü oldun… Hiç beklemediğimiz kadar anlayışlı, bir o kadar da destekleyici ve yardımcı oldun…
Artık birbirine çok yakın iki evin var. Pek çok kisi bizden once senden öğrendi bunu… Çoğumuzdan daha güzel anladın ve kabul ettin bu durumu. Bizse bunun senin yaşamının yıllar yıllar sonrasına nasıl etki edeceğini bilemez ama her şeyden cok merak ederek belki de hayatımızın en cesur kararlarından birini uygulamaya başladık.
Dört yaşını bitirmiş kocaman bir abla olsan da konuşamadığımız neler neler var. Bil ki baban son zamanlarda en cok senle dertleşir, dertleşmediğinde de yıllar sonra öyle bir günün hayalini kurar oldu son zamanlarda.
En değişmez sıfatı, en gurur duyduğu ve belki de en cok çabaladığu “baba” sıfatını hediye edeli dört koca yıl oldu babana. Ve baban bunun için sana o kadar içten, o kadar içinden teşekkür ediyor ki duyulur ya da görünür olmaktan çıkıyor bu teşekkür… Ama sen onun gözlerinin ta içine baktığında ya da sarılıp yüzünü boynuna gömdüğünde anlıyor ki teşekkürü doğru yere ulaşmış…
İyi ki doğdun kuşun… Bir arpa boyundan cok daha uzağa gittiğimin, gittiğimizin en somut kanıtı oldun, hep de olacaksın…
Koskoca ve her zamankinden cok daha uzun bir yil arkada kaldı… Sadece sen değil biz de çok büyüdük bu yıl. Ne cok şey öğrendik…
İyi ki doğdun kuşum!