Aşağıdaki köşe yazısı bugün geçti elşime. Yazarı Aylin Kotil‘in web sitesi hata verdiği için yazının orijinaline ulaşamadım dolayısıyla TR karakterler yok yazıda; mailin içinden aynen kes yapıltır yapıyorum. Yazının tarihi 23 Mayıs 2007; Cumhuriyet Gazetesi’nde yayımlanmış.
Arkadasimin kizi bir yasina gelmisti, ‘Sen egitimcisin, neler ogretmem gerekiyor, bazen kendimi cok caresiz hissediyorum’ dedi. Sorusu kolaydi ama, yaniti zordu, akil vermesi basitti ama uygulamasi karmasikti, anlatmaya basladim:
Annelik uzun zaman alan ve gunun yirmi dort saati devam eden adi ‘insan yetistirmek’ olan bir is. Bir kere bilmelisin ki, zaman alacak. Neye zaman harcarsan onun karsiligini alirsin. Isine zaman harcarsan isinden, esine zaman harcarsan esinden, cocuguna zaman ayirirsan da ondan karsiligini alirsin.
Yapabiliyorsan gozyaslarini tutmamasini ogret, aci cekmeden olgunlasamayacagini… Kiskanmamayi ogret ona, arkadasinin basarisindan mutlu olmayi, birlikte sevincleri paylasmayi, icinden ‘neden ben degil de o?’ demeden…
Kazanmaktan mutluluk duyup icine sindirmeyi, ama ayni zamanda kaybetmeyi ogrenmesini. Cunku bir adim sonrasinda gorunuste galip olanlari gosterecek hayat ona.
Continue reading