Category: Haberler (page 6 of 12)

Sağda solda rastladığım, basında denk geldiğim haberleri; hadi onları bir yana bıraktım; Babaolmak.com ile ilgili haberleri biraraya topladığımda ortaya çıkan kategori budur işte.

Sonunda birkaç değişiklik ve ne çabuk geçiyor zaman…

Babaolmak.com’u iş yoğunluğundan biraz boşlamıştım malum. Daha doğrusu, yazı yazsam da geri kalanına elim pek yetişemez olmuştu. Sonunda header kısmını yeniledim. Fotograf seven ve çeken biri olarak header’ı tamamen fotograflardan yapmayı hep sevmişimdir. Hele de siteye her girildiğinde yeni bir fotografla karşılaşmayı pek severim. Aynı şeyi kişisel blogumda da uygulamıştım. (Kendisi Babaolmak.com açıldıktan sonra büyük bir yalnızlığa terk edildi maalesef. Oysa ilk Türkçe, hatta Türkçe-İngilizce bloglardan biriydi.) Yeni görsellerde de eski bloguma bir ufak gönderme de yaptım dolayısıyla.

Header için fotograf secerken bir anda bir nevi zaman tünelinin içinde buldum kendimi. Z.nin doğumundan bu yana gün gün gelişimi fotograflarda adım adım takip edilebiliyor. Bunun için yüzlerce fotografa da gerek yok üstelik. 15-20 tanesi yetti. (Tabi aynı şekilde babasının gelişimi de ister istemez gözler önüne serilmiş oldu) (N’apalım artık, siz yabancı sayılmazsınız)

Uzatmayayım. Nacizane önerim, ne olursa olsun, olabildiğince çok fotograf çekin bebeğinizle. Sadece onu değil, birlikte de çok fotografınız olsun. (Hep fotograf ceken taraf olarak bazen kaygılandığım olsa da header görsellerini toparlarken gördüm ki yeteri kadar birlikte fotografımız da varmış) İlerde yan yana koyup bir zaman tüneli yapmaya kalktığınızda elinizdeki tek şey fotograflar olacak. (Emin olun bir çok çooook keyifli anı, üzerine yenileri geldikçe maalesef uçup gidiyor)

Altın Örümcek’te Baba Olmak

orumcekGeçen hafta aldığım birkaç güzel haberden biri de buydu.  Babaolmak.com Altın Örümcek 2008’de blog kategorsinde finale kalmıştı. (Bu arada çalıştığım şirketten bu sene toplam 8 finalist çıktı; daha önceki senelerde birçok finalist ve birçok kazanan çıkarmıştık) Bir çok profesyonel sitenin yanında (çıkardığımız diğer finalistleri kastediyorum) Babaolmak.com’un finalist olması beni asıl heyecanlandıran şey oldu. Sanıyorum amatör ve kişisel bir site oluşundan.

Bilmeyenler için Altın Örümcek’in ne olduğunu kendi sitelerinden alıntılayalım:

Altın Örümcek Web Ödülleri, web ve İnternet teknolojileri kullanılarak gerçekleştirilen başarılı projelerin daha iyi tanıtılması ve hak ettiği yeri bulması, bu alanda yapılacak yatırımların özendirilmesi ve gündem oluşturulması amacıyla gerçekleştirilen, geleneksel hale gelmiş Türkiye’deki ilk ve tek platform bağımsız organizasyondur.

2002 yılından bu yana Doruknet tarafından düzenli olarak gerçekleştirilen Altın Örümcek Web Ödülleri organizasyonu’nda, web ve internet teknolojileri, pazarlama ve iletişim alanlarında uzman ve tecrübeli jüri üyeleri her sene Türkiye’de gerçekleştirilen başarılı projeleri belirlemektedir.

Bilenler ise zaten biliyorlar. ALtın Örümcek ödüllerinin kategorileri, eleme yöntemleri,  misyonu, halk oylamasının yöntemi ve daha birçok konu, ben dahil, sektördeki herkesçe tartışılmakta  dolayısıyla o konuya girmenin yeri burası değil.

Bu sene halk oylamasında aynı kişilerin birden fazla oy kullanmasını engellemek için cep telefonuyla oylama yöntemini geliştirmişler. Örneğin Babaolmak.com’a oy vermek isterseniz ( verin diye değil, örnek olarak yahu :P)  ALTIN 908 yazıp 3969’a yollamanız yeterli. ;)

– 2008’in tüm kategorileri ve finalistlerini şu linkte bulabilirsiniz…
– Tesadüfen denk geldiğim Hakkı Ceylan’ın blogunda Altın Örümcek blog kategorisi ve finalistleri hakkında detaylı bir inceleme ve tespitler var…

Otistik oğlu için ‘şifalı topraklar’da

(Radikal, 18 şubat 2009)

ABD’li gazeteci ve insan hakları aktivisti Rupert Isaacson, beş yaşındaki otistik oğlunu iyileştirecek tek şeyin doğa olduğuna inandı, her şeyi geride bırakıp Moğolistan’a yerleşti

LONDRA – Bir babanın, otistik çocuğunu iyileştirme mücadelesi film oldu. ABD’li gazeteci ve insan hakları aktivisti Rupert Isaacson, beş yaşındaki oğlu Rowan’ın iyileşmesi için çıktığı Moğolistan yolculuğunun kitabını yazdı, yönetmen Michel Orion Scott da bu ilginç hikÇ¢yeyi sinemaya uyarladı. Geçen ay Sundance Film Festivali’nde ‘belgesel sinema’ kategorisinde yarışan film, bir babanın oğlunun mutluluğunu ararken, ‘şifalı topraklar’ dediği Moğolistan’ı keşfedişini anlatıyor.
Moğolistan dağlarındaki mutluluğunu, ailesiyle birlikte doğayı keşfedişlerini ‘The Healing Land’ (şifalı Topraklar) ve ‘The Horse Boy: A Father’s Quest to Heal His Son’ (At Çocuk: Bir Babanın Oğlunu İyileştirme Mücadelesi) adlı kitaplarda anlatan Isaacson, başlangıçta biraz korktuğu bu yolculukların sadece oğlu için değil kendisi için çok faydalı olduğunu anlatıyor.

Haberin tamamını Radikal’de okuyabilirsiniz…

Bahsi geçen kitaplar:
The Healing Land: The Bushmen and the Kalahari Desert
The Horse Boy: A Father’s Quest to Heal His Son

“Baba” komedyeni kaybettik

(Radikal, 18 şubat 2009, Cem Erciyes)

Gazanfer Özcan, Türk tiyatrosunun altın çağında yetişmiş komedyenlerdendi. 80’lerin gençleri onu Hüsnü Kuruntu, 2000’lerin televizyon izleyicisi Tahsin Amca olarak tanıdı

İSTANBUL – Onu 50’lerde çekilmiş siyah beyaz bir filmde, çay partisinde esas oğlanla kızın çevresindeki iyi halli takım elbiseli gençlerden biri olarak gördüğümde şaşırmıştım. Bütün rolü bir adım öne çıkıp “Haydi, şimdi bir oyun oynayalım” demekti. şaşırmıştım, çünkü benim için Gazanfer Özcan, evin salonundaki iyi kalpli komik ‘amca’ydı. 60’larda tiyatro salonlarının dolup taştığı o altın çağda yetişmiş komedyenlerden biri olarak, çok iyi bildiği bir komediyi televizyona taşımıştı. Geleneksel Türk tiyatrosunun içinde gelişip onunla bağını koruyan vodvillerin büyük ustalarından biriydi Gazanfer Özcan. Biz 80 kuşağı onu Hüsnü Kuruntu olarak tanınmıştık. 2000’lerde büyüyenler için ise Tahsin Amca’ydı. Geçen zaman içinde biraz yaşlanmış, yaylana yaylana salonun bir ucundan diğerine koşturan Hüsnü Kuruntu yerini neredeyse koltuğundan kalkmadan her şeye hÇ¢kim olan, sahnesini dolduran Tahsin Amca’ya bırakmıştı.

Tamamını Radikla’de okuyabilirsiniz.

Gazanfer Özcan vefat etti
– Gazanfer Özcan (wikipedia) (ekşi sözlük) (imdb)

Biraz Genç Baba Olmak

Alfie ve kızı Maisie

Friendfeed‘de bir arkadaşım sayesinde İngiliz The Sun gazetesindeki bir habere ulaştım…  13 yaşında bir “çocuk”la 15 yaşındaki kız arkadaşının bir gecelik “yaramazlık” ardından ortaya çıkan durum… Sonuç mu? 13 yaşında bir baba, 15 yaşında bir anne, 30’lu yaşlarında anneanneler, dedeler…

Haberin tamamını tam bu linkin üzerine tıklayarak okuyabilirsiniz. Konu, İngiltere’de olduça yaratmış gibi görünüyor. Genç baba, her ne kadar “baba olmak” konusunda kendisini önünde nelerin olduğunu bilmese de şu anda bebekle oldukça ilgili görünüyormuş. Beklenenin aksine omuz silkip evde play station oynamak yerine her gün hastaneye gitmesi, bebeği biberonla beslemek konusunda çok istekli olması vb. şaşırtmış görenleri… Öte uandan kürtaj jarşıtı gruplardan da çifte tebrikler geliyormuş cesretlerinden ötürü. Öte yandan da İngiltere’nin okullardak cinsellik eğitimi konusunda ciddi paralar harcadığı ve bunun karşılığının böylesi olaylar olmaması gerektiği konusunda da yorumlar var. (Bu ikilinin dersi kırdıkları açık, hatta dersi kırdıktan sonra ne yaptıkları da açık :)

Bu arada İngiltere’de en erken baba olan velet de (yıl 1998) 12 yaşındaymış. (Anne yine 15’miş)

Biraz fazla üçüncü sayfa haberi oldu kusura bakmayın.

EK: Radikal’de bu haberin ertesi günü Türkçe olarak aynı haberi yaptı o da burada…

Older posts Newer posts

© 2024 Baba Olmak

Theme by Anders NorenUp ↑