Bugün, aylık doktor günümüzdü. Doktorumuz Sedat Bey, normalde sabah ilk randevularda aksi görünmüş olsa da gözümüze (geçen sefer sanki afyonu patlamamış gibiydi) bu sefer son derece keyifliydi. Bunu sağolsın bize de yansıttı. Bir sürü soru sorduk, hepsini -en sevdiği şekilde- uzun uzun anlattı…
– Kızımız, doktorumuzun tabiriyle “pırıl pırıl”mış. Herşeyiyle son derece normal, sağlıklı “tam istenen şekilde” imiş.
– Normal pozisyonunu almış, yani artık dönmüş, kafa aşağıda ayaklar yukarıda…
– Yaklaşık (!) 1733gr olmuş. (Mercimek, fasulye filan değil artık, kocaman bir şey olmuş)
– Sabahleyin hıçkırık tutmuş olduğunu söyledik. Meğer hıçkırık değilmiş o; “nefes egzersizi” imiş. Yapıyo olması da çok iyiymiş.
– Ultrason esnasında yine fıldır fıldırdı kendisi (“hazır doktor da burdayken çıkarın beni şurdan” diyor da olabilir)
– Tam ultrasonla yüzüne bakarken gözlerini açtı. Gözbebeğine kadar göründü bir ara… (Mucizeye şahit olmaya devam ediyoruz)
– Bundan sonra dört günde bir kontrole gidilecek kalbini gözleyeceğiz veledin. (Birazdan ayrıca detaylıca anlatacağım)
– Tüm testlere (özellikle ikili test) ve detaylı ultrasona rağmen down sendromu riskini sorduk doktorumuza, hesap makinesini eline alıp hesap etti: 15242’de 1.
– Ayrıca doktorumuz epidural sezaryan ile soruları yanıtlarken Deniz’e, epidural’in etkisini gösterip göstermediğini karnını keserek değil daha normal yöntemlerle test ettiklerini söyledi. (Karın başta olmak üzere vücuda soğuk bir şeyler dokundurum hissedip hissetmediğini sormak gibi.) (Normal doğumda epidural’in etkisini gösterip göstermediği, haliyle bağırtıra bağırtıra normal doğurtma esnasında kendiliğinden anlaşılıyor)
– Son olarak Deniz’in bu aralar en büyük kaygısı olan göbeğini şaplatmam ve arada da göbeğine bastırmam konusunu sorduk. Hiçbir şey olmazmış. (Ehehehe) (Bu arada “abartma, kesesini patlatırsın” dedi) (“o kadar da değil” dedim) ;)
Sorun yok, kızımız “pırıl pırıl”
21 May 2007 at 13:53
Baya baya vesikalık fotoğraf gibi olmuş bu fotoğraf yahu!
Pek güzel olacak inşallah. Özgür’lü Deniz’li büyütsün. (Trend çocukların anne babalarına adlarıyla hitabetmesinden yana ya, o açıdan ;)