En başta çok rahattık. (Bir o kadar da havalı) Bebek odası konusunda acele etmeyeceğiz, zaten ilk aylarda park-yatak’ta yatacak. O sırada arka odamızı çocuk odası haline getiririz, zaten ilk aylarda bebek de çevresinin farkına hemen varmıyor. Anneler babalar aslında bebek odasını bebek için değil kendi egoları için alıyorlar filan diyorduk…
Yaklaşık bir ay önce MODOKO’ya gidip çocuk / bebek odaları mobilyaları konusunda uzmanlaşmış onlarca mağaza olduğunu görünce şaşırıp kalmıştık. Kuyruğu kıstırmamız da çok uzun sürmedi zaten. 4-5 Mağaza gezdiğimizde bebek odalarıyla ilgili oldukça çok şey öğrenmiştik. Kaç parçadan oluşurlar, yaklaşık fiyat aralığı nedir; mobilya dışında neler alınmalıdır, mobilya ne kadar öncedensipariş verilmeli, ne kadar süre havalandırılmalıdır gibi belli konu başlıklarında genel kültür edindik.
Bu tip alışveriş konularında satıcıdan alınan elektiriğe inanan bir çift olarak ilk gün tanıştığımız Vanilya Bebe‘de aslında ilk gün karar kılmıştık. Üzerinden bir ay geçmiş olsa d bugün gidip ilk gün gördüğümüz mobilyaların siparişini verdik. (O ilk günden beri de başka mağaza gezdiğimiz de sanılmasın, sadece rahat davranmaya devam ettik) İlk günkü keşif gezimiz esnasında tüm mağazaların tasarımının birbirine çok benzediğini fiyatların da öyle birbirinden çok farklı olmadığını görmüştük.
Sonuç itibariyle orta halli bir bebek odasının: Yatak (uzayabilir), dolap, şifonyer, raflar, oyuncak dolabı, duvar bordürleri, lamba, perde, halı, yatak içi tekstil takımı, isim tabelası gibi parçalardan oluştuğunu öğrendik. Böyle bir eksiksiz takım yapmak sanıyorum yaklaşık 3500 – 4500 YTL arasına çıkacaktır. Ne kadar abartmış olsak da o kadar abartmadık biz şimdilik. Uzayabilir yatak ve gardrop’un işimizi göreceğini, odamız ölçülerine daha fazlasının da fazla geleceğine karar verip sadece bu kadarının siparişini verdik. Üretim için verilen süre 45-50 gün. Bu da haziran 3. hafta teslim demek. Ardından MDF kokusunun çıkması için 3-4 hafta kadar odanın havalanması gerekecek. Odayla ilgili diğer eksikleri de zaman içinde tamamlarız dedik. Konuya çok uzak olanlar için bilgi vermek gerekirse uzayabilir yataktan bahsedeyim. Bebek yataklarında başlangıçta çok uzun yere ihtiyaç yok malum. (Bebek 1,5 metre civarında doğmadıysa tabi) Dolayısıyla 1.90m civarında yataığın üzerinde komodin de oluyor. Komodin aynı zamanda alt değiştirme tesisi olarak da kullanılabiliyor. Velet 4 yaşlarına geldiğinde komodin kısmı yataktan ayrılıp gerçek kimliğine kavuşup komodin olarak hizmet vermeye başladığında çocuğunuzun (artık kendisi çocuk sınıfına giriyor tabii ki) da kocaman bir yatağı oluyor. Bu süper fonksiyonel yatakların altı da çekmece, yüklük veya “arkadaş yatağı” olarak değerlendiriliyor. Kızımızın odası şimdiye kadar aynı zamanda misafir odası olarak hizmet verdiğinden biz “arkadaş yatağı”ndan yana kullandık tercihimizi. şimdilik “arkadaş yatağı” yerine “anneanne / babaanne yatağı” olarak adlandırıyoruz.
Neyse, reklam yapmak gibi olmasın (veya olsun) Vanilya Bebe‘deki güleryüzden, sabırdan, ilgiden, alakadan, çeşitlilikten ve içtenlikten son derece memnun kalmış olarak, ilgililenenlere tavsiye ederiz. Tuna Hanım’a selamımızı söyleyin… ;) (Bu arada Vanilya bebe’nin bir diğer hizmetinin çocuk odası duvarlarına resim yapmak olsuğunu internet sitesinden öğrendim, enteresan bir hizmet…)
03 May 2007 at 21:36
Evet biraz reklam olmus. hem bu kadar bu isi abartmak ta bana pek anlamli gelmedi. sanki ingiltere kralicesi bebek doguruyormus izlenimini veriyor ve bence buna hic gerek yok.
04 May 2007 at 13:36
orhan bey her kız bebeği babasının prensesidir zaten. Herhalde henüz bekarsınız ve yahut çocuk sahibi değilsiniz. Öevremde gördüğüm her anne baba bu şekilde heyecanlıdır, hepsinin de tepkisi farklıdır. Bu arkadaşımız da heyecanını bu şekilde paylaşıyor.Yazınız pek hoş olmamış…
04 May 2007 at 13:50
Ben cevap vermemiştim aslında… Aslında doğru, doğuran ingiltere kraliçesi değil, ancak ingiltere kraliçesi doğursa da umurumda olur muydu? Olmazdı… Doğuran kendi eşim, doğacak olan yaratık bizim mamülümüz olduğundan elbetteki daha önemli.
Öte yandan da zaten bu işin abartılmasından; ne kadar abartmayacağız dense de iş realiteye döndüğünde herşeyin çığrından çıktığından bahsetmiştim.
Reklam konusuna gelince… :) Evet, reklam yapmışım… (Arayıp telefonda reklam yaptığımı söyledim kendilerine; “ödemeyi iki taksit yapacaktınız, birini almayalım madem” dediler… :)
04 May 2007 at 14:31
orhan bey keşke biraz samimi olabilseydiniz.o zaman yapılan bu sitenin,bu sitedeki her yazının dünyadaki en saf,en doğal ve en haklı hisler olduğunu anlardınız.özgür bey sizlerle birlikte bir mucizeye tanık olmak harika.bence dünyaya gelen her bebek.en büyük MUCİZE!!!bu arada darısı eşimle benim başıma:)
08 May 2007 at 09:58
her bebek bir mucizedir ve anne babasının prensesi veya prensi olarak dünyaya gelir ki bundan daha doğal birşey yok bence. Biz anne ve babalar her zaman onların en iyisine sahip olmasını isteriz. Abartılıyormuş gibi görünen şeylerin hepsi bebeğin hayatına gösterilen özenden başka birşey değildir aslında.Yatek odasıda alınması zorunlu ve uzun yıllar bebeğin ihtiyacı için kullanılacak en temel şeylerden biridir.Bu nedenle uzun ve yorucu araştırmaların, dükkan dükkan gezerek ürün hakkında bilgi almanın altında şişirilmeye hazır anne baba egosu değil; özenle karşılamaya hazırlandığımız bebeğimizin ihtiyaçları vardır.Bizde eşimle hamileliğimin ilk zamanlarında yatak odası hakkında önyargılı görüşlere sahiptik; o kadar özenmemeye bir prenses odası yaratmamaya kararlıydık ancak işin aslı öyle değilmiş ADA nın doğumu yaklaştıkça hiç bir şey düşündüğümüz gibi olmadı, yatak odası da dahil. Yani arkadaşlar anne ve babaları anlamak için önce anne ve baba olmak gerçeği hiç değişmeyecek.
11 May 2007 at 11:44
“Tatilinizi Eski Datça Evleri’nde geçirin” Ahanda bu reklam. Gelelim konumuza, biricik kızımız Melissa doğmadan odasını klasik iki renk bordür yapmayalım diye bi sürü resimleri çizmiş idik… Ben çizmiştim Zvart’da boyamıştı. Deniz kişisi ve Özgür kişisine de bir söz verdiğimi hatırlıyorum. bir miktar bira veya rakıya özgün çizimler yapabilirim. :-) hatırlatiiim… bırakın vanilyayı, ahududuyu… Hazır buralardayken, çiziktiriim bikaç bişi… Mesela erik çizim, karpuz çizim… :-P bırakın çiziiiimmm bırakınnnnnn
18 May 2007 at 12:50
orhan bey orhan bey ayıp olmuyormu… ben bir kız amcası adayı olarak kendi yegenimi ingiltere kracilesinin bebeginden üstün tutarım. herkes içinde öledir. biz heyecandan ölcez sizin dediğinize bak aaaa. ayrıca tüm adayları şimdiden tebrik ediyorum
15 Haz 2007 at 22:59
Diğer yorumlara takılmadan (herkes gereğini söylemiş), konuya odaklanmak istiyorum.
Hamileyken marangozdan, konsept mağzalara, internet sayesinde yurtdışı satış noktalarından, en gözde tasarımcıların ürünlerine kadar herşeye bakmıştım. Kararım (bugün doğru olduğuna daha da eminim) 70×140 cm’lik bir bebek yatağı yaptırmak olmuştu.
yatağımızın şilte yükseklik seviyesi 3 farklı ayarda değişebiliyordu. doğum sonrası kızım dönmeye başlayana kadar, hiç eğilmeden rahatlıkla yatırıp, kaldırabiliyordum (yaklaşık 100cm). dönmeye ve ayağa kalkmaya başladıkça yaklaşık 20’şer cm daha düşürebildik…
2 yaşında artık yataktan tırmanmaya başlayınca ise hepten karyolayı değiştirdik ama şilte hala aynı.
tüm bunları anlatmamın sebebi ise 140 cm’lik yatak kızımı ilkokula kadar götürebilecek. çevremdeki hiç bir çocuk bebekliğinde alınan “büyüyen yatak”larda yatmaya devam etmemişti. gereksiz yer kapladıklarına ve pahallı olduklarına inanıyorum.
oda dekoruna gelince ise bir öneride bulunmak isterim (tabi eğer çok geç kalmamışsam, zira blog’u yeni keşfettim) ziyarete gelen sevdiklerinizin arzu ettiğiniz renkler ile el izlerini duvara basmalarını ve permanent marker ile üzerine mesajlar yazmalarını isteyebilirsiniz.
02 Haz 2008 at 23:21
Orhan bey sanirim baba degilsiniz,olsaydiniz bizi anlardiniz…
Bebegimiz soz konusu ise gerisi teferruattir bizde.
Bende her seyi en ince ayrintisina kadar dusunur arastirir oyle harekete gecerim.
Ozgur beye sonuan kadar destekciyim.
Bu arada OZgur bey, kizimin mobilyalarinin konseptide Zeynep haniminki ile ayni, balik kaplumbaga ws ayni tip,yalniz benimki bi kucuk boyu ,
gardrob 2 kapak we yatak olarakta buyumeyen yatak tercih etmistik we biz Letto’dan almistik.Hangimizki kopya acaba :)
We ilginctir bebeklerimizin dogum tarihi cok yaklasik.
Derin’cim de 09.07.2007 dogumlu.
Sewgiler