Bu sabah NST’nin ardından son kez doktor kontolümüz için Sedat Bey’İn odasında, ultrason cihazının önündeydik. Ultrason’da umduğumuzu bulamadık. Sadece ölçüleri aldık, düzgün fotograf vermedi utangaç kızımız. Daha doğrusu içinde bulunduğu ortamda muhtemelen artık fazlasıyla sıkış tepiş olduğu için eli sürekli yüzünün önüne geliyor. Son durum:
– Veledimiz (ki başlarda mercimek kadar bile değildi, sonra mercimek, sonra fasulye oldu malum) 3150 gr. olmuş durumda. ( 300-400 gr kadar bir şaşma olabilir dedi doktorumuz, ardından da Deniz’in karnına bakarak tahminimce eksik değil fazla olacak dedi. Tahmini 3400gr civarında doğacağı)
– Fasulye 50cm olmuş… (Vay be… Nerden nereye…)
Bu önemli veriler haricinde Çarşamba gününe dair bazı detayları konuştuk:
– Salı geceyarısından itibaren ne yiyecek ne içecek yok Deniz’e
– Epidural’in %8 tutmama ihtimali varmış. (Oran buymuş)
– İnsan vücudu günde ortalama 150 kıl dökermiş. (Bunun konuyla birinci dereceden alakası hiçbir şekilde yok)
– Sezeryan 17-23 dakika sürecekmiş.
– Ameliyattan 2, 2.5 saat sonra bisküvi filan yenmeye başlanacak
– Yaklaşık 4 saat sonra ayaklar hareket etmeye başlayacak, ayağa kalkılabilir olduktan sonra bol bol sıvı tüketilecekmiş.
– İlk gün, hatta ilk 3 gün süt verimsiz gelecekmiş ardından bollaşırmış. Süt lüks bir üretimmiş bu sebeple bol kalorili sıvılar tüketilecekmiş. (Bünye, hemen eski bencil haline dönüyor, önce kendi ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra süt üretiyor)
– Hastanede iki gece kalınıyor.
– Ben (babalar gibi) ameliyathaneye girebiliyorum. Herhangi özel bir sterilizasyon durumu yokmuş bi tek sıkı sıkı giydirecelermiş beni. Deniz’e dokunabilirmişim filan filan…
Yanı sıra Sedat Bey’den üç adet çocuk doktoru ismi aldık. (Araştıracağız şimdi) Bu arada Deniz son üç haftada sadece 1.3 kilo almış. (Toplamda aldığı kilo 17,5) Durum böyle… Kaldı 5 gün.