Siteyi sürekli takip ediyorsanız Ayça şen’i pek sevdiğimi fark etmişsinizdir. (Daha çok deliye ihtiyacımız var…) Bugün yine Ayşa şen arşivindeki yazıları tararken şu yazıyı buldum:
şu baba meselesi
Babasız büyümeyi içinde yüceltmiş biriyim. Bunun hastalıklı olduğunu biliyorum ama aksi bir duruma da rastlamış değilim. Babalar oğullarını homofobileri üzerine büyütüyor. Çocuk konuşmadan ilişki kuramamaları da bundan…
Yazıyı okurken de baktım Ayça oğlu Memo’nun babasının da konuyla ilgili bir yazı yazdığından bahsetmiş, psikopata bağlayıp kim bu veletin babası, zamanında Ayça şen’in gçnlünü kaptırdığı eleman bir bulalım bakalım diyerek internet’i talan ettim. (Oysa şimdiye kadar özel hayatın sınırlarına olan saygımdan böyle bir araştırmaya girişmemiştim, nasıl efendi bir insansam) Madem konuyla ilgili bir yazı var bulunacak… Bulunacak! Ve fakat öncelikle Ayça’nın yazının başlığını yanlış vermiş olmasından, sonralıkla Birgün gazetesinin web sitesinin ve sitenin içindeki arama motorunun adam gibi çalışmamasından ötürü biraz uğraşmam gerekti. Önce Memo’nun babasının kim olduğunu bulmak, sonra Birgün gazetesi yazarları arasında ismi gecmemesine rağme internet arşivinden yazdığı yazıları bulmak gerekti… Arada da Ayşe Arman’ın Ayça şen’le yaptığı bir röportaj çok işime yaradı. Ama sonuç tam bir başarı… İşte Ümit Kürüz’ün söz konusu yazıları da şunlar:
Baba Olmanın Yaşı Kaçtır?
Memo’nun biten bebeklik dönemiyle ağır kaldırma egzersizleri de bitmiş oldu. Artık yürüyüşe çıktığımızda boynuma çıkmak istemiyor. Yorulduğu zaman “babaaaa beni taşı” tutturmaları da bitti. (Bebekken havaya fırlatmayla başlayan bu yerçekimine baba olarak karşı koyma eylemi omuzda taşımayla sona erer.)
Babanızı Nasıl Seçersiniz?
Size biri, doğmadan önce böyle bir şans verse annenizin kulağına ne fısıldamak isterdiniz.
Babanız nasıl olsun?
Karakteri, boyu poşu, sesi, gülüşü, mesleği vesaire…
Nasıl bir adam isterdiniz babanızı. Tabii bu soru başka bir soruyu da peşinde sürüklüyor; Çocukken, gençken, yetişkinken.
Çocuğunuzu Uyuşturucudan Korumak İçin
TV’de reklamlar var. Memo’nun gözü de bir çocuk klasiği olarak TV’de. Bunu fırsatı bilip sigara içmek için çaktırmadan balkona çıkıyorum.
Çaktırmadan diyorum çünkü Memo’nun sigara içerken beni görmemesi amaç.